24 Mart 2009 Salı

İstersen Solaryuma Gir, Kafan Dağılır!

Bu bölüm beni hiç tatmin etmedi, hatta en kötü bölümler arasındaydı. Seyhan aşağı, Ali yukarı, bu kısır döngüyü sonlandıramayacaklar herhalde. Dizi beni muhafazakarlaştırmaya da başladı sanırım, “Seyhan böyle yapmamalı” derken buluyorum kendimi. Durun bir dakka ya, Seyhan ne yaptı ki? Ne drama ama, sanki bütün mahalle ile “orgy” yaptı da herkes yüzüne tükürüyor. Kız ne yapacağını şaşırdı herkes üstüne üstüne geliyor. Gelecek hafta da çözümlenmeyecek bu Seyhan-Ali-Halim bermuda ilişki üçgeni. En iyisi senaristler radikal bir kararla “threesome” olayına girsinler, Seyhan da seçim yapmaktan kurtulur : )

Bölümün kum torbası Ali’ydi, tekme tokat girilerek türlü deşarj hareketleri uygulanır. Yok iki çift laf edecekmiş, yok hala neden peşindeymiş Halim de bla bla, yürü git, gonuşma leynnn : )

Yiğit’in bir önceki bölümde saçları uzundu, bu bölümde ise saçını kestirmiş. Güya geçen bölümden, yani aynı günden devam ediyor, solaryum salonunun açıldığı gün. Madem bu saç detayını göremiyorsunuz neden bu bölümde Yiğit’i 10 saniyeliğine oynatıyorsunuz ki? Amatörler!

Bölümün kırmızı kurdelalı sahneleri yine Feride’ye aitti. Mutfakta böreği yerken kendisini duvara atarak börek yiyişi vardı, 30 orgazm gücündeydi. O nasıl orgazmik börek yiyiştir ya : )

Solaryum salonunda Kenan’ın Feride’ye “İstersen solaryuma gir, kafan dağılır” demesi de absürd ötesiydi. Kafası mı dağılır yoksa dağlanır mı o da ayrı bir muamma tabii : )

11 yorum:

Popüler Yorum dedi ki...

"hayaaaaattt beni neden yoruyosunnn" modundayken ve bu modda olmaktan bile utanıyorken dizi bana yine terapi gibi geldi...
evet en kötü bölümlerden biriydi ama çok ağladım ben yine...

nasıl dalgınsam, ben yazının başlığını bile dizide yakalayamamışım yani, anla:)

ellerine sağlık...

dizi günlükleri / Bilir Kişi Raporu dedi ki...

Popüler Yorum,

Bak bu modtan çıkma zamanı geldi. İlkbahar gelmek üzere, Mart güneşi de tüm sıcaklığı ile içine işleyecektir:) Hepimizin Polyanna olma ve etrafa mutluluk saçma zamanı. Öyle "Hayaaat beni nedeeen yoruyorsuuuun" şarkıları söyleyip ağlamak yok, cız yaparım sonra :)

Adsız dedi ki...

ranini mi yazmıştı bu dizi için son derece basit vasat falan diye.. akasya durağı'ndan da bahsediyordu yazısında hatta..
valla aynen öyle.
ayrıca kazanamayacağını bile bile ilker aksum u desteklemek zorundayım :)

admin dedi ki...

bu bölümün tek güzel yanı feride'nin ön planda olmasıydı. türlü türlü yalanlar, sinirleri boşalıp böreğe saldırmalar.

bu detaylar dışında sana katılıyorum, sıkıcı ve yavandı. :)

dizi günlükleri / Bilir Kişi Raporu dedi ki...

Joker,

Canım Ailem ve Akasya Durağı'nı karşılaştıramam, içim el vermez bir kere.

Akasya Durağı dizisi, Olacak O Kadar parodileri tarzındaki sahneleri ile ilerlemeye devam eden absürd bir dizidir. Her sahne zaten 4 bölümde bir başka başka oyuncunun başına gelmektedir.

Ayrıca senaryo kaynağını Çiçek Taksi dizisinden aldığını göremeyecek kadar aptal değiliz. Çiçek Taksi ve Akasya Durağı'nı yan yana koyup farkları bulun deseler kimse fark bulamaz, çünkü herşeyi aynı. Amerika'da doktor dizileri nasıl çok tutuyorsa Türkiye'de de bir taksi dizisi her zaman tutar ve o dizide 5-6 yıl devam eder TV'de.


Irazca,

Umarım haftaya hayal kırıklığına uğramayız:)

Adsız dedi ki...

Ayyyy var ya zorla bu diziyi izliyosunuz heeeee bebekleriiiim :))) İttire kaktıra gidiyomuş gibi beeea :)))

her boku bilen adam dedi ki...

bence hayalkırklıgı falan yok gayet guzeldi işte her bölümü gibi.

sonucta bu diziyi samimi ve içten diye seviyoruz biz.
bu samimiyet ve içtenlik de doğallığı getiriyor.
e doğal olan bi dizide de hep kahkaha hep gülük güneşlik olmaz.

bence muazzam gidiyor dizi.günlüğün değindiği gibi bazı teknik hataları saymazsak.

bu arada halim'in arabada giderken söylediği adanalı türküsü mükemmeldi yine.

dizi günlükleri / Bilir Kişi Raporu dedi ki...

Başkan,

İttire kaktıra gitmiyor ya, o kadar da değil. Sonuçta Aşk-ı Memnu değil ki ittirilsin :)


hbba,

Valla güzel ve samimi her şey de bu Seyhan-Ali-Halim olayı çok uzadı, miğdeme ağrılar giriyor her seferinde:) Yılan hikayesine döndü valla. Yılan hikayesi dedim de aklıma Memoli ve Köylü Kızı geldi. Abe köylü kızı abe köylü kızı, böööghhh. Ne iğrenç diziydi, kusma torbası lütfen :)

Adsız dedi ki...

Aşk-ı Memnu zaten hayatımda gördüğüm en dandirik dizi... Ayol nedir o öyle... Bu kadar yavaş yiyiş hayatımda görmedim. Senaryosu bana ait olsaydı Bihter, "sıradaki, sıradaki, sıradaki" hatta dur dur daha da geyikleştireyim "şişşşt sakallı sen az bekle şu herifle geçen hafta tanıştıydım hem seninle şimdi tanıştım sırayla canım sırayla" demişti! Valla artık izlemiyorum beeea... Çok sürreal yani kızıııım. Ayrıca, ne aşkı işte yatsınlar kalksınlar. Her yattığına millet aşık olsaydı denizler loveboatlarla dolup taşardı yaaa :))) O yüzden evet sizin dizi daha iyi gidiyor bu bağlamda... Go go go "My beloved family"!!!

dizi günlükleri / Bilir Kişi Raporu dedi ki...

Başkan,

Senaryo sana ait olsaydı süper güzel olurdu, entrikadan göz gözü görmezdi :) ( Gerçi 18+ olacağı için ilk bölümden RTÜKzede olurdunuz ama olsun Pay Tv'lerde iş bulurdun olmadı, HBO'ya ShowTime'a pazarlardın diziyi :)

Bir de tabi Bihter'e topuklu ayakkabı üzerinde yürüme dersi de verirdin:)

Adsız dedi ki...

Yaaaaa, bebeğim o dizi benim olsaydı... Veren-i Memnu Alan-ı Memnu :) olurdu dizinin adı :))) Ayrıca, onu bırak dizide aşk olmaz bol bol çok ayıp şeyler olurdu :))) Pay TV'ye düşmezdi beeea, HBO ya da CBS falan kesin alırdı... Severler prime time'da bol yiyişme, hem fena mı millet benim dizimden bol bol ***işirdi, prezervatif, doğum kontrolü, kürtaj, istenmeyen gebelik, doğum gibi hayati sektörlerde de canlanma olurdu fena mı :))) Büyük düşünücen büyük :P